17 Nisan 2007

Bu haller çobanı şişler..

Geniş beden (XXL) bir haftasonundan sonra kaldık mı birkaç baş kuru soğan. Deniz sabah dayanamadı: 'çoban, helkes gitti, içimden bil yalnızlık hissi geliyol, sıkılıyolum'. Haklı, çocuk sever; bilmiyor ki çobananne, eğlenmiş olmakla birlikte biraz huzura erdi.
Yine de dengem bozuldu. Elimi işe süresim yok. Öyle yok ki, hani, bu kadar olur.
Bilmiyorum, acaba kalabalık mı bahaneydi çalışmamaya yoksa çalışma şevkimi kıran ve zinciri bozan kalabalık mı oldu. Bir an evvel bir çözüm bulmak lazım.
Hayır, 'söz konusu Mısır'daki firavun soyundan yaşlı teyzemin mirası, biraz beklemek lazım' kör inancımı yitirmeye başladım yavaş yavaş, bu kötüye işaret. Loto da bize çalışmıyo ki hay canına yandığımının.. Kendim için değil yani, Deniz için istiyorum; Sizi, bilmem nasıl yaparım ama, temin ederim. (temin ederim deyip iş bitmiyor, bir de teminat icraatı lazım gelir üstüne, hadi sıkıysa et bakalım. Velhasıl, komik laf..) http://photos31.flickr.com/35626142_a02f1cd173_m.jpg
Pek yakında elime geçecek tom waits'in orpans: bawlers, brawlers, bastards'ı şimdi en yakın heyecan müsebbibim. Bu kadardır yani. Hayatı buna sabitleyesim geliyor bazen.
Şöyle güzel bi havada (yani yarı kapalı ve mümkünse yağmurlu) atlasam arabama boş boş gezsem şehir dışı yollarda, şu şarkıları dinlesem. Sonra mı? Yok sonrası o kadar işte.
Daha ne olsun.

Hiç yorum yok: