4 Mayıs 2007

Zottirik

Şu sıralar Deniz hakikaten çok eğlendiriyor. Kelime haznesinin hızlı geliştiği dönem herhalde, (ve de uyduruk haznenin) çok eğlenceli, hergün yeni birşeyler.
---
Anaane'si çiçekli bir elbise dikti. Deniz büyük zevkle giydi ve kendini bize koklattı. Kapıda komşu hanımla karşılaştı:
D:Baak, ben çiçek oldum
K: Yaaa, ne güzel, hangi çiçeksin sen bakalım?
D: Kalahindiba
Komşu: Hııı?
D: Kalahindiba, kalahindiba.. Önce salı (sarı) oluyoooluuum sonla daaa beyazlaşıyooluum. Püüf diye üfleyebililsin. Ama dikkat et, bulnuna kaçalsam aksılılsın..
---
Annemin arkadaşları geldi. Yanlarında resim yapıyoruz.
H: Ne renk boyiicaksın bakalım o çiçeği?
D: Iıııı, tuukuyaz (turkuaz)
H: Ayol ne diyo kekir kekir!
---
D: Çoban, akabimi (ayakkabı)giyemiyolum, cek cek velil misin? (jack-jack vardı bi filmde..)
---
H: Sen arsimedi biliyo musun?
D: Biliyolum
H: Ne diyo arşimed peki?
D: Evleka
H: (anlamaz) Buldum der, bulduuum. Banyoya girmiiiş, küvetteeeeee...
D: Evleka del.
---
Ç: Yavrum, bu soğukta sen niye bu kadar ince giyinmek istiyosun?
D: E taktım çünkü ben
---
D: Ben mikloplala kalşı böbülgenim
Ç: Nesin pardon?
D: Böbülgen, böbülgen.
Ç: Hııı. Peki. Ama o ne demek bilmiyorum ben?
D: Böbülgen demek kızmak demek, ama ingilizcesi.
---
Ç: Deniz, bu soğukta bu giyilir mi yaaa, üşürsün kızım!
D: Ama ben çok tellengen (terlengen) bi insanım.
Ç: Nesin sen?
D: Tellengenim. tellelim ben.
(Haklı, hakikaten öyle. Ben hırkayla gezerken bu donla geziyor, yine de terliyor. Nebliim)
---
A: Ne içiyosun Deniz?
D: Zotiks
A: O ne?
D: Zotonik. Enelji velil. Şimdi çok güçlenicem ben. Al sen de iç bilaz.
---
(Annem denizin yırtılmış olan en süslü elbisesini dikmek üzere alır.)
D: Anaaane, sen niye aldın o elbiseyi?
A: Dikicem de.
D: (düşünür düşünüüüür düşünüüüüüüür). Sen de giyebililsin istelsen. Sen küçüksün zaten ama bilaz daha küçülmen lazım. En iyisi sen bilaz yemek yeme de küçül, sonla giyebililsin istelsen, ben paylaşılım.
(inanmadı dikileceğine, anneanne giymek için alıyor elbiseyi, mutlaka öyle olmalı)
Ç: Denizcim, çocuklar yemek yemiyince büyümezler ama yemek yemeyen büyükler de küçülmez (iieing ne dedim?)
D: Zayıflallal ama
Ç: E, doğru.
---
D: Bana kaayıt velil misin?
H: Ne veriim canım?
D: Kaayıt, kaayıt!
H: (Bana döner) Ne istiyo?
Ç: E, kaayıt istiyoo (ağzımdan kaydı, kağıt diycektim yani..)
---
D: Annaane, sen eski zamanlalımızı hatıllıyol musun?
A: Hatırlıyorum tabii.
D: Biz yüksekte otuluyolduk. Bigün sen elektiliklel bi kesiiil, jenelatöl de yook, çııık çık bitmiyol meldiven...
A: hihihihi
---

Müşfik biri, enteresanman. Bugün ayağı kırılmış, yeni iyileşmeye başlayan teyzemizi ziyarete gittik. Hep elinden tuttu, caddede karşıdan karşıya geçirdi, yavaş yürüdü, ilgilendi. Ayrılacağımız zaman da, teyzemizin kardeşine döndü:
'Sen şimdi ona sahip çık, çünkü biz gidiyoluz'
---

Yazmam lazım. Pek çoğunu unutuyorum.

Lum lum.

11 yorum:

Elif Derviş dedi ki...

Nefis yaaaa nolur hep yaz Deniz'in bu dediklerini :))) O kadar çok gülüyorum ki okurken :D Yiycem onu haftaya gelince höpür höpür yiycem (izin vermez gerçi herhalde ama olsun, denicem en azından :P

Bi de...daha önce de demiştim, sen Deniz'le ilgili bu diyalogları öyle güzel ve canlı yazıyosun ki, bebişin gelişini ve büyümesini daha da bi heyecanla bekler oluyorum; hani bizimki de böyle şeyler yapalım da eğlenelim diye :)))

miso dedi ki...

Keçilerin çobanı merhaba,
Önce fotolardan başlamalıyım. Sonra yine fotolarla devam etmeliyim. Sonra biraz daha foto... Ya ne kadar güzel bir çocuk bu yarabbim. Köşenin delisi demişti zaten anne süperdir diye, hık demiş burnundan düşmüş diyorum, biraz da pes diyorum... Şansı da güzel olur inşallah.
Ben de oğlumun fotolarını koysam ilgilenen olur mu acepp? (iğrenç kaynana gelini yutarrr)
marru

Elif Derviş dedi ki...

Miso koysana cidden yakışıklının fotolarını ya :)) Milyon tane talep çıkar bak, demedi deme :D

kecilerin cobani dedi ki...

deli, yediriyo kendini artik biliyo musun, ustelik seni dort gozle bekliyor, cok ozlemis, bilmiyorum ??? Ben de senin yavruyu heyecanla bekliyorum, ilk kelimeler, ilk cumleler. Ne cevherler. :-))
miso, ben cok kizaririm. :-$ deniz icin ise, bana cok guzel gorunuyor ama ne kadari kuzgun sendromu hic bilemedim. :-) tesekkur ederim. Hepimizinkinin sansi guzel olsun lutfen, bilmukabele. sen de koy, cocuk laflari oldugu kadar fotograflari da icimi cok aciyor. ustelik, ilgilenen olur kesin, bak deli de icazet verdi :-)

Elif Derviş dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Elif Derviş dedi ki...

Yaşasın kesin yiycem o zaman, ben de onu çok özledim...ama beni görünce "Bu Pelif diiill, benim tanıdığım Pelif fil diil insandıııı" diye koşup saklanmasın bi yerlere :))))

kecilerin cobani dedi ki...

deli, gobegini elliycek, fotograflarini gosterdim zaten. bi yorum yapmadi. demek ki durumun cok iyi.
bebek haleket etsin ama bana tekme atmasin diye tutturdu :-)

Ali Kayhan dedi ki...

Özellikle şu Arşimet ve Zotonik diyaloglarına inanamıyorum. Fotoğraflara daha da inanamıyorum. Çok güzel bir çocuk.

Anlaşılan zeki de.

Belki videosunu falan da görürüz bir zaman, hatta bu yazının videolusu olsa, değil mi? :)

Sevgiler, mutluluklar.

kecilerin cobani dedi ki...

LKYHN, zotonik ne biliyo musun, izotonik sporcu içeceği. :-)
İltifatlara teşekkürler, çok elim gitmiyodu bugüne kadar fotoğraf koymaya ama artık alıştım ya vidyo da yaparım.
:-)

O'kanki dedi ki...

yaa işte bölee, yaz yaz daha yaz ben yumuşakım kolay çatlamam, ay hayla ağzım kavuşmuyooo gülmekten, tam zirli züleyfa bu... en yakın zamanda ısırtmak lazım bunu ;)))

kecilerin cobani dedi ki...

okanki, seref verdingiz.